25 Ağustos 2008 Pazartesi

Satılık Bilgi Bulunur!

Bütün sene nasıl böyle geçecek bilmiyorum ki bu daha -sözde- "hafif tempo".. Bunun daha H.'si var, dershanenin giderek sapıtması var, okulla birlikte ikisini sürdürmeye çalışması var... Ne yapacağım ben ya? "Boğaziçi Boğaziçi!" diye tutturmuş vaziyette olduğum gerçeğini göz önünde bulundurursak "eeşşşşeeekler" gibi çalışacağım ve evet bütün sene yapacağım da bu. Ama ne bileyim, böyle üniversite falan boşversem, ÖSS'ymiş bilmemneymiş siktir etsem, bir sahil kasabasına yerleşip -ki ikinci gün ilallah gelir- kültür kumkumalığı müessesinde kendimi kaybetsem? Gelenlere bilgi satarım, tanesi 5 milyondan falan, zengin de olurum hem. Sonra sorarlar bana "Charlotte yahu sen nasıl bu kadar bilgilisin?" diye ben de cevap versem: "Üniversiteye gitmedim, evde oturdum, kitap okudum, film izledim, herbir şeyi kendim öğrendim, vuhuuu!".
Valla ya, böyle bahçeli, sıvası falan dökülen bir ev ( = gecekondu, param ancak ona yetecek çünkü), komşunun kullanılmış çay poşetlerini çalıp tekrar kullanırım falan böyle, oooh gel keyfim gel, eve giren fareleri kovalamak da günlük eğlencem olur. Evet bayıldım bu fikre, bu yaşam için uğraşayım (ya da uğraşmayayım?) bundan sonra!




Ühü.

Hiç yorum yok: